Oneitis Sendromu Nedir? (2/4)
Vizyonsuzluk Sizi Hasta Edebilir
Fark ettiyseniz yoksulluk sınırının altında yaşayan mahallelerde ezilmişlik, mazlumluk ve yıkıklık furyası nesilden nesile devam eder. Varoş mahallelerinin duvar yazıları bile gerçekleri gözlerimizin önüne sermek için yeterlidir. Bu insanlar acı çekmeye öylesine alışmışlardır ki kötü bir olaya dünden hazırdırlar. İşte bu insanların karşı cinsle ilişkileri de böyledir. Bahtsız, buruk, hüzünlü ve çaresiz… Umutsuzluk ve mutsuzluk bu kişilere fabrika ayarlarında geldiğinden oneitis gibi birçok psikolojik rahatsızlığa daha yatkındırlar.
Şimdi size sorayım. Bu insanların çoğu tüm gün üç kuruş için çalışıp evine yorgun argın gelen insanlar. Kaçı televizyon izlemek yerine telefonundan e-book açıp okumayı tercih eder? Elektronik kitaptan haberleri bile yoktur, değil mi? Buna dayanarak oneitis, eğitimin düşük olduğu yerlerde sıklıkla görülür diyebiliriz. Kitabın kapandığı yerde televizyon açılır. Dolayısıyla medyanın kölesi olan bu insanların vizyonu gitgide daralacaktır. O yüzden oneitis temelinde vizyonsuzluğu barındırır diyebiliriz.
(bkz: Arsız Bela’nın Yüzüğü Takmış Evleniyor Şarkısı)
Hayatının Aşkını Çöpe Atabilir misin?
Yıllarca medya aracılığıyla beyni yıkanan erkeği tek seferde düzeltmek imkansızdır. İlk etapta yapılan uyarılar ve öğütler fayda vermez.
Hatta siz suçlu olursunuz. Umreye gitme hazırlığındaki seksenlik bir pamuk dedeye ateistin birinin yaklaşıp “Tüm yaptıkların boşuna.” dediğini düşünün. Dede, “He tamam doğru söylüyorsun mu der?” yoksa “Vallahi 155’i ararın” mı der? Bu kişiler için harcanan çabalar da aynı buna benziyor.
(bkz: Kürtaj Dede Videosu)
Oneitis sendromu yaşayan bir adamın sağlıksız ilişkisi elbet birgün elinde patlayacaktır. Çünkü Oneitis sendromuyla doğan bir ilişki, kesinlikle terk ediliş ile sonlanır. İlişki başlamamışsa da reddedilme olasılığı oldukça yüksektir. Özetle bu işin sonu iyi değildir.
Burada anlamanız gereken şu: Kadın, yüce bir tanrıça olduğu için sizi kendine layık görmüyor sanıyorsunuz. Halbuki sizden korkuyor. Çünkü siz oneitis sendromu yaşarken kadına aç, takıntılı, sapıklığa meyilli ve ağzının suyu akan bir tecavüzcüye benziyorsunuz. Kadın da bu garip davranışlarınızı hissedip size tekmeyi basıyor. Siz de telefonunuzda 20 adet arama 66 tane de SMS görseniz “Çok sağlam bir manyağa çattık herhalde.” dersiniz. Değil mi?
Peki ya gerçekten zararsız olduğunuzu anlarsa? Öyle olduğunuzu anladığı takdirde arada bir ilgiye ihtiyacı olacağından sizinle de iletişimi koparmıyor. Siz artık onun sevimli pofuduk ayıcığı oluyorsunuz. Kötü çocukların onu nasıl üzdüğünü dinleyip teselli ediyorsunuz. Onun yatağının hep baş ucundasınız ama o yatağa hiç giremiyorsunuz. Hatta girenleri de izliyor olabilirsiniz.